![]() |
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun |
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, sadece, Türk çocuklarıyla birlikte, tüm dünya çocuklarına adanmış bir gün değildir. Bu özelliğinin yanısıra bir milletin geleceğini teminat altına alan yeni nesillere, yani çocuklara verilen bir ödevdir.
Modern toplum, egemenlik, çocuklar...
Ulusun egemenliği moderniteyi amaçlayan yeni Türkiye'de geleceğin teminatı ve gelecekte moderniteyi de aşan daha gelişmiş bir toplum biçiminin olmazsa olmaz kuralıdır.
Çocuklar, sadece ulusun egemenliğine dayanması gereken Cumhuriyet'te devletin temel unsurlarıyla birlikte bu vazifeyi yerine getirecek yegâne güçtür. Bu nedenle 23 Nisan, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanmaktadır.
Mustafa Kemal Atatürk'ün dünya barışının tesis edilmesine yönelik ideali, 23 Nisan'ın tüm dünya çocuklarını da kapsayacak şekilde kutlanmasını sağlamıştır.
23 Nisan 1924'te, 23 Nisan'ın bayram olarak kutlanmasına karar veren Atatürk, 23 Nisan 1929'da bu bayramı çocuklara armağan etti.
“Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.”
(Atatürk'ün, Bursa'yı ziyareti sırasında, çocuklara yönelik yaptığı konuşma. 1922)
Ulus olmak, yurttaş bilinci
Mustafa Kemal Atatürk, başta büyük Fransız Devrimi olmak üzere, dünyayı feodal ilişkiler ağından kurtarıp, ileri-modern devletlere kavuşturan tarihin büyük ilerlemeci hareketlerini dikkatle incelemiş ve altında ağalığı, beyliği, şeyhliği, feodal derebeyliği vb bir sürü gerici toplumsal ilişkileri barından imparatorlukların, tarihin zorunlu akışı içerisinde, varlık koşulunun ortadan kalktığını görmüştür.
Türkiye'nin modern bir devlete ulaşması gerekmektedir. Millet ulusal bir kimlik altında birleşmeli ve kul olmaktan çıkarılmalıdır. Yurttaş olmalıdır. Hangi etnik kökenden gelirse gelsin Türk üst kimliği etrafında, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir ferdi olmalıdır. Yurttaş bilincine erişip, yurttaşlıktan doğan haklarını aramalıdır. Ülkesine egemen olmalıdır. Bunun biricik yolu ise ulusal egemenlikten geçmektedir.
Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyetin kurucu kadrosuyla birlikte 23 Nisan 1920'de Türkiye Büyük Millet Meclisini açarak ulus egemenliğini yeni, modern Türkiye'nin yönetim biçimi olarak hayata geçirmiştir.
Tarihin maddesi ve hayatın akışını/toplumsal ilerlemeyi tam anlamıyla kavrayan Atatürk, ülkenin geleceğinin millet egemenliğine ve tam bağımsızlık ilkesine dayanması gerektiğini söyledi.
"Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bütün programlarının ilkesi şu iki temeldir: Tam bağımsızlık, kesinlikle ulusal egemenlik."
"Kuvvet birdir ve o milletindir" (1937)
Tam bağımsızlık
Yurttaş bilincine erişmiş bireyler egemenliğini bir kişi ya da zümreye devretmeyecektir; ülke bağımsızlığının bir ya da birden fazla devlet tarafından tehdit edilmesini kabul etmeyecektir.
İşte tam da bu nedenledir ki Tam Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti ancak ve ancak millet egemenliğine dayanılarak gerçekleştirilebilir.
"Millî emeller millî irade yalnız bir şahsın düşünmesinden değil bütün millet fertlerinin arzularının, emellerinin bileşkesinden ibarettir." (1923)
Atatürk büyük bir devrimci öngörüye sahip olduğu için egemenliği millete vermiş, Cumhuriyeti yeni nesilleri oluşturacak çocuklara ve gençlere emanet etmiştir.
“Kayıtsız şartsız tabiriyle belirtilen egemenliği, milletin üzerinde tutmak demek, bu egemenliğin bir zerresini, sıfatı, ismi ne olursa olsun, hiçbir makama vermemek, verdirmemek demektir. Bununla kastettiğim mânayı kolaylıkla anlayabilirsiniz." (1923)
Büyük bağımsızlıkçı liderler
Bundandır ki dünyanın her yerinde, Bükreş'ten Çin'e ve Kuzey Amerika'ya kadar, Atatürk'ten bir iz bulabilirsiniz.
Karayiplerin güzel ülkesi Küba'da Atatürk'ün büstünü, Latin Amerika'nın büyük bağımsızlıkçı liderleri José Martí ve Simón Bolívar'ın arasında görebilirsiniz.
Başlatığı kurtuluş mücadelesi tüm ezilen milletlerin emperyalizme karşı bağımsızlık savaşında esin kaynağı oldu.
Mustafa Kemal Atatürk, dünya döndükçe, tarihin gördüğü en büyük bağımsızlıkçı liderlerden bir tanesi olarak kitaplar ve hafızalarda varlığını koruyacaktır.
https://twitter.com/mozgursancar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder