27 Mart 2018 Salı

Anıtsal bir Zafer

Çanakkale Zaferi'nin 103. yıldönümü 

Bu sene 18 Mart Çanakkale Zaferimiz'in 103. yıldönümünü kutladık.
Mustafa Kemal Atatürk'ün ne kadar büyük bir dehâ olduğu ortaya çıktı. Bu büyük zaferde, Anadolu halkı vatanı için omuz omuza savaştı. Tam 253 bin şehit verildi; ancak Çanakkale'de emperyalizme geçit verilmedi. Bu şanlı zafer sadece Anadolu'nun direnişi değildi, aynı zamanda dünya tarihini değiştiren bir büyük olaydı.
DÜŞMANLAR BİLE KAYITSIZ KALMADI 

Karşıda yer alan işgal niyetli kuvvet çok daha fazla silah donanımına ve askere sahipti; fakat tek başına maddi kuvvet savaşları kazandırmaz; zaferin inanç ve doğru stratejiyle kazanılabileceğini bilen bir lider vardı. Düşmanlar bile bu gerçeği itiraf etmekten kendilerini alıkoyamadılar:

"O genç ve dâhi Türk Şefi'nin (Mustafa Kemal'in) o esnada Çanakkale'de bulunması, müttefikler bakımından tarihin en acı darbelerinden bir tanesidir." - İngiliz yazar Alan Morehead.

Anadolu'nun her yöresinden gelen değişik etnik köken ya da dîne mensup insanlar bir tek amaç için öldüler ve öldürdüler: yurt savunması. Türk üst kimliği ve Türkiye için direniş gösterdiler ve sonunda emperyalistler geldikleri gibi gitmek zorunda kaldılar.

DÜNYANIN TARİHİ DEĞİŞİYOR 

Bu anıtsal zaferle aynı zamanda dünyanın tarihini değiştirdiler. Şâyet İngilizlerin öncülük ettiği saldırganlar Anadolu'ya geçseydiler, Karadeniz üzerinden Rusya'ya ulaşıp, can çekişmekte olan Rus Çarlığını kurtaracaklardı. Çarlığın yaşaması, Rusya'da 1905 Devrimi'yle ortaya çıkan bütün kazanımları ortadan kaldırıp, 1917 Ekim Devrimi'nin önüne geçebilirdi. Bu durumda Kurtuluş Savaşımız'da doğal müttefikimiz hâline gelen Sovyet Rusya olmayacaktı. Bu nedenle Sovyetler, Kurtuluş Savaşımız sırasında üst düzey komutanlarını Anadolu'ya göndererek Türk ordusu ve halkına maddi-manevi yardımda bulunmuşlardır.
Türk Kurtuluş Savaşı emperyalizme büyük bir darbe anlamına geldiği için Rusya'da kurulan yeni rejimin sürekliliğini sağlayacaktı.
Tersi olsaydı Rus tarihi ve 1. Dünya Paylaşım Savaşı sonrası ortaya çıkan ulusal kurtuluş savaşları ve daha sonrasındaki tarih bambaşka bir akışa sahip olacaktı.

ULUSAL BAĞIMSIZLIK ATEŞİ YAKILDI 

Çanakkale'de düşmana geçit vermeyen atalarımız, Kurtuluş Savaşı'yla emperyalizmin yenilebileceğini göstermiş ve bizim gibi mazlum milletler için ulusal bağımsızlık çağını başlatmıştır. Türklerin zaferi ve öncü tavrı emperyalistlerin işgalindeki tüm uluslara bağımsızlık düşüncesini aşıladı.

"Tüm dünyaya, 'Çanakkale geçilmez' derdirten Türk Silahlı Kuvvetleri aynı şevk ve heyecan içinde vatanı ve milleti ile bölünmez bir bütün olan Türkiye Cumhuriyeti'nin güvenliği ve bekâsı için yeniden destanlar yazmaya hazır ve muktedirdir." 1996 Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı. 

ULUSUN BÜTÜN KUVVETLERİ 

Dünyanın geldiği aşamaya baktığımızda Çanakkale Zaferi'yle ortaya çıkan bağımsızlık ve emperyalizme karşı mücadele gerçeğinin ne kadar önemli ve anlamlı olduğunu bir kez daha hatırlamamız gerekiyor.

Çanakkale Zaferi bir ulusun tüm unsurlarıyla yurt savunması için nasıl birleştiğinin nadir örneklerinden bir tanesidir. Çanakkale Şehitliği'nde yurdun değişik yerlerinden gelen farklı etnik ve dinî kökenden kahramanlar bir arada yatmaktadırlar. Emperyalist devletlerinin çağrısıyla oraya gelmek zorunda kalan ve hayatını kaybeden Anzaklar da Çanakkale'de kendilerine yer bulmuşlardır. Atatürk ne kadar büyük bir devlet adamı ve lider olduğunu Anzaklar için söylediği sözlerde bir kez daha tüm dünyaya duyurmuştu: "Burada bir dost vatanın toprağındasınız, huzur ve sükûn içerisinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız."

https://twitter.com/ozgursancarr


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder