Brezilya'da, ülkenin en büyük yolsuzluk ve rüşvet skandalı devlet başkanı Jair Bolsonaro tarafından sonlandırılınca aklıma safsata sözü geldi.
"Araba Yıkama Operasyonu'nu bitirdim; çünkü ülkede yolsuzluk kalmadı." diyor aşırı sağcı Bolsonaro.
Oysa kamu petrol firması Petrobras'ın milyarlarca dolarının çalındığı ortaya çıktı. Siyasetçilerin, kamu ihaleleri karşılığında inşaat firması Odebrecht'ten yüklü miktarda rüşvet aldığı anlaşıldı.
Sümenaltı Safsatası
Bir safsatalar kategorisi vardır; buna göre değişik temalar altında gerçek olmayan söz ve yaklaşımlar kategorize edilir. Bolsonaro'nun bu açıklaması, sümen altı olarak nitelendirebileceğimiz bir safsata çeşidi oluyor. Sonuca gitmeyi engelleyici nitelikte bir argüman geliştirmiş; çünkü sonuçlar dönüp dolaşıp kendi hükümetini sanık sandalyesine koyacak.
Aslında söylediğini basit bir kıyasla "Ülkede yolsuzluk kalmadı; çünkü önceden yolsuzluk yapılmadı" cümlesine indirgeyebiliriz, Ya da Bolsonaro, üç takımın katıldığı ve Paraguay'ın birinci, Brezilya'nın ikinci olduğu bir özel turnuva için "Brezilya basketbol takımı, turnuvada ikinci oldu; rakibimiz Paraguay ise sondan üçüncü oldu" deseydi, ancak yolsuzluğun kalmadığı yönündeki savı kadar inandırıcı olabilirdi. İki safsata, kategorizasyonları açısından aynı nitelikte.
Yani yalan; yalanın göz göre göre söylenmesi...
Rıza Üretimi ve Bolsonaro
Tipik bir totaliter anlayış... yolsuzluk ve baskı en önemli özelliği, iktidarını başka türden bir iletişim biçimiyle geliştirmesi mümkün değil; siyasal varlığıyla yalan kopmaz bağlarla bağlı olduğu için, rıza üretimine ihtiyacı var. Yani, yalan söylediğini biliyor olsalar bile büyük kitleler bir şekilde onun hükümetinin devamını kabul etmeliler, rıza göstermeliler. Bu yüzden ilk planda geçerli ve ikna edici gibi gözüken, gerçekçi biçimde bakıldığında ise kendini ele veren sahte argümanlara, yani safsataya sıkı sıkıya sarılıyor Bolsonaro.
Irkçı yaklaşımları, halk sağlığı ve doğanın korunması, özellikle de bir önceki yaz büyük Amazon yangını konusundaki skandal nitelikli açıklamaları ve uygulamalarıyla uzunca süre gündemde kalan Bolsonara safsataya dayanan siyasi anlayışın en güncel örneklerinden bir tanesi belki; ama hiç kuşku yok ki tek örneği değil.
Dünya Siyasal Tarihi
Dünya siyasal tarihi ve reel politik, yani politika tarihi safsatanın, sadece gündelik yaşam ya da sıradan insan ilişkilerinde geçerli olmadığını kanıtlayan sayısız örnekle doludur.
Ulusal çıkarları bir kenara bırakıp, halkı fakirleştirip, özgürlükten mahrum kılan politik anlayışın popülist/halkçı söylemi de bir safsatadır. Kendini haklı kılma çabasının zorunlu sonucudur.
Bu anlayış, gerçeği lehine döndürmek için safsatanın düz mantıktan, saldırı ve karalama niteliğinde olanına kadar tüm çeşitleri kullanır.
Safsata, eşitlikçi politikalar üretmeyip, halkla birleşemeyen politikacının temel dayanağıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder